“Ülkemiz ve anavatanımız arasında kültürel mirasın korunmasın konusunda farklı yaklaşımlar”

ABTTF tarafından yapılan basın açıklamasında ülkemiz ve anavatanımız arasında kültürel mirasın korunması konusunda farklı yaklaşımlar olduğu belirtildi.

ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu yaptığı açıklamada “Ülkemiz, kendi kültürel mirasının bir parçası olan Osmanlı’dan kalma tarihi eserlere yönelik reddedici yaklaşımını ivedilikle terk etmeli, onlara özenle sahip çıkarak korumalıdır” dedi.

ABTTF tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Millet gazetesinin haberine göre İskeçe Metropoliti Pandeleimon, geçtiğimiz günlerde Gökçeada’yı ziyaret etti ve adada bulunan 365 terk edilmiş küçük kiliseden birisinin tamiratını üstlendiğini açıkladı. Pandeleimon, küçük kilisenin tamiratı tamamlandıktan sonra açılışını yapmak üzere tekrar Gökçeada’ya gidecek.

Konuyla ilgili bir açıklamada bulunan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu Başkanı Halit Habip Oğlu (ABTTF), ‘Yaşanan bu son gelişme, ülkemiz Yunanistan ve anavatanımız Türkiye’nin tarihi ve kültürel mirasa sahip çıkma konusundaki farklı yaklaşımlarını bariz şekilde bir kez daha ortaya koymuştur. Anavatanımız, Rum Ortodoks azınlığa ait küçük bir kilisenin bile tadilatına izin verirken, ülkemiz Yunanistan’da Osmanlı’dan kalan tarihi camilerin büyük büyük bölümü bırakın restore edilmeyi yıkılmıştır. Binlerce Müslüman’ın yaşadığı Selanik’te ayakta kalanların tümü ise ibadete kapalı olup müze ve sergi salonu alanı olarak kullanılmaktadır. Mart 2017’de çıkan yangında eşsiz ahşap çatısı tamamen tahrip olan Dimetoka’daki tarihi Çelebi Sultan Mehmet (Beyazıt) Camii’nin tadilatının halen sonuçlandırılmaması da ülkemiz adına büyük bir ayıp olarak karşımızda durmaktadır. Ortak kültürel mirasımızın en güzel örneklerinden biri olan altı asırlık caminin tadilatı için anavatanımızın yardım tekliflerini de ülkemiz sürekli geri çevirmiştir. Öte yandan yakın zaman önce de Rodos adasındaki Süleymaniye Medresesi’nin özgün adı değiştirilmiştir. Tüm bu örnekler ‘demokrasinin beşiği’ olduğunu iddia eden ülkemize yakışmamaktadır. Dünyada kültürel mirasın korunması çalışmalarında aktif rol alan ülkemiz, kendi kültürel mirasının bir parçası olan Osmanlı’dan kalma tarihi eserlere yönelik reddedici yaklaşımını ivedilikle terk etmeli, onlara özenle sahip çıkarak korumalıdır.’ dedi.”